Erdoğan Şen ile bizi, kendisi de bir filatelist olan arkadaşı Bahri Tunçaylı tanıştırdı. Şenay (Albaş), Bahri Bey, Arzu (Açıkel) ve ben, hep birlikte evine gittik. Bizi önceden ününü duyduğumuz çalışma odasına aldı. Erdoğan Bey’in pul koleksiyonu merakı ortaokuldayken başlamış. Kendi çabasıyla ilerletmiş. “Varlıklı bir aileden değildik…” diyor. Bahri Tunçaylı onun yüzlerce diplomasının olduğunu, ulusal […]

  Birini yavaş yavaş tanımayı yeğlerim. Bu konuda acele edene de sözüm yok. Ancak… Acelenin nedeni birini çerçeveleyip dondurmaksa… Onu birkaç cümleyle anlatabilmekse amaç… Özgeçmiş merakıysa yani… O zaman canım sıkılır. Yaşam bir ırmak gibi hızla akıp giderken, çerçeveye neden bu kadar önem verir insan? Birinin insanî yanını kaba hatlarıyla tanımlar, bir daha da hep […]